Açlık Oyunları Serisi Seti (3 Kitap Takım)

AÇLIK OYUNLARI – THE HUNGER GAMES
SUZANNE COLLINS
İNGİLİZCEDEN ÇEVİREN: SEVİNÇ TEZCAN YANAR
PEGASUS YAYINLARI
1.BASKI: ŞUBAT 2009
13.BASKI: OCAK 2010
SAYFA SAYISI: 384


Suzanne Calollins’in harika bir iş çıkarmış. Böylesine büyüleyici bir dünyayı hayal edebildiği ve kurgulayabildiği için onu kıskanmaktan ne yazık ki kendimi alamadım.

Üç kitaptan oluşan bu serinin ilk kitabı olan Açlık Oyunları’nda küçük bir kızın gözünden özgürlük teması işlenmiş. Özgürlüğün yanı sıra aşk, hayat ve yaşamak, bağlılık, iç çatışmalar gibi birçok yan tema göze çarpıyor.

Katniss Everdeen’in küçük bir kız olması ve ölüme mahkûm olması okuyucunun kitaba adeta bağlanmasına neden olacak şekilde düşünülmüş. Onun ölmemesini ve acı çekmemesini dilemekten başka bir seçenek bırakmamış Collins.

Herkes oyunun bir parçası…

Kitabın kısaca özetiyse şöyle: Kuzey Amerika olarak bilinen bir yerin yıkıntıları içinde Panem ulusu yaşamaktadır. Merkezi Capitol olan bu ülkenin etrafında on iki mıntıkadan oluşan sömürgeler vardır. Her mıntıkanın kendi alanlarında gelişmişlikleri vardır. Madencilik, tarım gibi çeşitli alanlarda kendilerini geliştirmişlerdir. Capitol olarak bildiğimiz merkez ise teknolojik anlamda son derece ilerdedir. Mıntıkaların yetiştirdikleri ürünlerin tamamı Capitol’e gönderilmekte, Capitol ise mıntıkada yaşayanların güç bela beslenmelerine yetecek erzak göndermektedir. Avlanmak veya başka şekilde beslenmeye çalışmak kesinlikle yasaktır.


Her yıl 12 mıntıkadan yaşları on iki – on sekiz arasında değişen bir kız ve bir erkek toplam yirmi dört çocuk ölümüne bir mücadele için tasarlanmış kamplara gönderilmekte ve tek şanslarının ölüm olacağı bir oyunun parçası olmaktadır. Bu ölümüne mücadelede tek bir kişinin hayatta kalma şansı vardır. Bütün bu çocuklar olurken de bütün mıntıkalarda canlı yayınla bu kanlı ve vahşi ölümler izlenmek zorundadır.


Katniss Everdeen annesi ve kardeşiyle birlikte yaşamaktadır. Babası öldüğünde annesi hastalanmış, ailenin beslenmesini sağlamak zorunda kalmıştır. Hayatında tek önemli kişi kardeşi Prim’den başkası değildir. Açlık Oyunları için yapılan kurada kardeşinin ismi çıkınca tereddüt bile etmeden onun yerine gönüllü olmuştur.

Hayatta kalma oyununda dost – düşman kavramını sıkça sorgulayan Everdeen, kardeşine söz verdiği gibi geri dönebilmek için her şeyi yapacaktır.

Kitabın arka kapağında Stephenie Meyer şunları söylemiş: “Bu kitaba o kadar bağımlı kaldım ki yemeğe çıktığımda bile kitabı yanımda taşıdım ve masanın altında okumaya devam ettim. Hikayesi beni birçok gece uykusuz bıraktı çünkü bitirdiğimde bile yatakta bu kitabı düşünmeye devam ettim. Açlık Oyunları kesinlikle büyüleyici.” Mayer’in bu sözlerine katılmamak elimde değil. Sadece bir gece ve iki günde okuduğum bu kitap beni de bağımlısı haline getirdi.

Herkesin bu kitabı okumasını şiddetle tavsiye ederim.

Macera alanında okuduğum ilk seri Collins'e ait olan bu olağanüstü seriydi. Her zaman olduğu gibi yine eleştrilere asla bakmadan yorumlarını okumadan almıştım. Hem de üç kitabı da aynı anda aldım ve bir ay içinde seriyi bitirdim. sürükleyicilik ve akıcılık açısından gerçekten mükemmel. İnsan beyninin hayal gücünü zorlayan bir kurguya sahip. İkinci ve üçüncü kitabı birincisi kadar heyecan uyandırmasa da akıcılıktan bir şey kaybetmiyor. Sadece olayı çözümlediğiniz için ilk merakınız kalmıyor o kadar. Yine de seri kendi kategorisindeki kitaplarla kıyaslandığında üst sınıfta kalıyor. Gerçekten başarılı bir yapım. Okumanızı kesinlikle tavsiye ederim...

kitabın birincisini filmden sonra okudum ve belli şeyler bağlantısızdı.Ama bunu önemsemedim ve devam ettim. İlk iki kitabı oldukça kısa sürede okudum. Üçüncü kitap benim için biraz uzaktı. Anlatım dili aksiyona göre biraz yavaş ve sıkıcıymış gibi geldi ama zaman ayırıp ciddi ciddi okuduğumda güzel olduğunu fark etttim. Ayrıca kitabını okumuş olduğunuz bir filmi izlemek güzel oluyor. Öncelikle izlediğiniz ortamdakilerden önde oluyorsunuz.

en sevdiğim fantastik seri. tek kelime ile 'mükemmel' betimlemeler o kadar iyi yapılmış ki kitabı okurken kendimi film izlermiş gibi hissetmeme sebep oldu. kitap oldukça heyecanlı ilerliyor ve ikinci kitaba başlamak için ara verme ihtiyacına bile gerek kalmıyor.
kitabı okuduktan sonra filmi izledim ve gerçekten 'filmlerin asla kitapların yerini dolduramayacağını' tekrardan anlamış oldum :) bu harika seri için teşekkürler suzanne

Açlık Oyunları'ndaki hayal gücüne hayran kaldım. Kurgu olağanüstüydü. Tasvirlerin realizmi o kadar güçlüydü ki kendimi oyunları izlerken buldum. İkinci seride sıkıldığımı itiraf etmeliyim. İlk kitaptaki aksiyon bende ikincisi için büyük bir beklentiye neden olmuş. Alaycı Kuş' Ateşi Yakalamak'a nazaran daha akıcıydı. Filmlerini de beğeniyle izledim ve üçüncü serinin filmini heyecanla bekliyorum.